Tavsiye Kanalı"nı ve Tavsiye Evi"ni Kınıyoruz.
Sevgili Renan”ı çok
sevdiğim için Tavsiye Evi”nin ilk günlerinden itibaren bir çok etkinliğine
katıldım ve destek verdim.. Bazı etkinliklerinde mutfağa geçtim. Tavsiye evi
bana çok uzak bir noktada olmasına rağmen her davetine iştirak etmeye
çalıştım..
Başlattığı oluşum ve
fikir çok ilginç gelmişti.. Denenmemişi deniyordu.. Ve bir kadın
girişimciydi..Bizde hiç sorgulamadan blogger arkadaşlarımızla destek olduk
hep.. Tavsiye evinin üyelerinin çoğunluğu ve Altın günü benzetmesiyle yaptığı
etkinliklerine katılanların hepsi blogger..
Burada yanlış
anlaşılmak istemem.. Ev hanımlarını asla küçümsemiyorum.. Onlarda tavsiyeleri
ile çevrelerindeki insanları etkilerler. Ama bizim önerilerimiz daha geniş
kitlelere hitap ediyor.. Ben hem çalışan hem ev hanımı bir bloggerım. Birçok
firma ve ajansla çalışmalarım oldu..Hiç bir zaman kullanmadığım veya
beğenmediğim bir ürünü güzelleme yaparak yazmadım.
Sabah Gazetesindeki
haberi görünce şaka mı bu ? dedim..
BLOGGERLAR'A GÜVEN AZALDI
Tavsiye Evi'nin kurucularından Renan Tavukçuoğlu, daha önce bloggerlar'ın yaptığı ancak daha sonra marka güzellemesi haline gelen ve tüketicinin güvenini kaybeden satış kanalını böyle bir modele çevirdiklerini ve daha çok verim alındığını söyledi. Hem evkadını hem de çalışan kadının olumlu ve olumsuz düşüncelerini paylaştıklarını dile getiren Tavukçuoğlu, "Sosyal medyada olumlu düşünceler paylaşılıyor. Kadınlar bir ürünle ilgili olumsuz düşünüyorlarsa herhangi bir paylaşımda bulunmuyorlar. Yorumlarını birebir firma yetkilisiyle paylaşıyorlar" diye konuştu.
Tavsiye Evi'nin kurucularından Renan Tavukçuoğlu, daha önce bloggerlar'ın yaptığı ancak daha sonra marka güzellemesi haline gelen ve tüketicinin güvenini kaybeden satış kanalını böyle bir modele çevirdiklerini ve daha çok verim alındığını söyledi. Hem evkadını hem de çalışan kadının olumlu ve olumsuz düşüncelerini paylaştıklarını dile getiren Tavukçuoğlu, "Sosyal medyada olumlu düşünceler paylaşılıyor. Kadınlar bir ürünle ilgili olumsuz düşünüyorlarsa herhangi bir paylaşımda bulunmuyorlar. Yorumlarını birebir firma yetkilisiyle paylaşıyorlar" diye konuştu.
Bloggerlara güven
azaldıysa neden tüm Tavsiye evi toplantılarına bloggerlar davet ediliyor ve
sosyal medyada paylaşım yapılması isteniyor. Bu roportajda kasıt olduğunu
düşünüyorum.. Kimse biz bloggerları bu tarz reklam oyunları içine çekmesin.
“RAKİP ÜRÜNLER KABUL EDİLMİYOR”
Rakip
ürünleri kabul etmiyorlar. Yani bir gıda firmasının ürünleri denettirilmişse
rakip firmanın ürünleri eve alınmıyor. Bu model aracılığıyla yetenekli
kadınlarla markalar arasında bir iletişim kuruluyor. Öyle ki bu şekilde reklam
yüzü olanlar bile var.
Biz bloggerlar rakip markalar için düşüncelerimizi
paylaşıyoruz.. Tavsiye Evinin bu ayırımını da kabul etmiyoruz. Tarafsızsanız
rakip diye ürün Kabul etmemek hiç etik değil..
Marka yüzü olan arkadaşımıza gelirsek; oda işini
başarıyla yürüten ekranlarda herkesin severek izlediği ve takip ettiği biri..
Bloggerlikten öte işini profesyonelliğe taşıyan bir arkadaşımız.. Eminim O”nuda diğer arkadaşlarımızı da önce eşleri destekliyordur.
Ayrıca gazetede kullanılan bu fotoğrafın altına da "evde kocasindan tesekkur almayan kadınlar
sosyal medyada pasylastigi yemegiyle 500 beğeni alınca mutlu oluyor" şeklinde bir söylem
duruyor.
Roportajın tamamını bu lınkten okuyabilirsiniz..
http://www.sabah.com.tr/ekonomi/2015/04/24/altin-gunu-modeli-satisi-artirdi
Roportajın tamamını bu lınkten okuyabilirsiniz..
http://www.sabah.com.tr/ekonomi/2015/04/24/altin-gunu-modeli-satisi-artirdi
Sevgili Renan birçok ortak yaşanmışa istinaden senden bir
özür ve gazeteden bir tekzip yazısı bekliyoruz…
Bir
blogger olarak asla böyle bir etiketlenmeyi kabul etmiyorum.
Saygılar
FİLİZ ÇATALKAYA ORHAN